YENİ DÖNEM KÖŞE YAZARI M.KAYHAN KAYMAZ’ IN KALEMİNDEN

 

Özür dilerim sizlerden…

Bu vatan için seve seve verdiler canlarını.

Onlar için şu, bu partili diyemez kimse.

Onların yaşamındaki en değerli varlıkları bayrak ve vatan.

Gözlerini topraklarımıza dikenlere karşı hiç kırpmadan giderler üzerlerine.

Onlar için gazi, şehit olmak mutluluktur.

Onlar için gazi, şehit anası, babası olmak onurdur.

Kaçmazlar vatani görevlerini yapmaktan.

Gözlerini kırpmazlar, en küçük bir endişeye kapılmazlar vatan hainlerinin üzerine gitmekten.

Yoktur onların korkusu.

Büyük annelerini, dedelerini şehit vermişlerdir.

Gazi olmuş gelmiştir dedeleri.

Yıllarca onlara bakmıştır babası, annesi.

Yetmemiştir; kendileri gazi olmuştur.

O da yetmemiş…

Evlatlarını şehit vermişlerdir.

Hiç çekinmeden haykırıyor şehit babası…

“Ben 20 yaşındaki oğlumu kaybettim, vatanımız için şehit oldu. Onurluyum, gururluyum. Çünkü şehit babasıyım.”

Önceki gün akşamüstü…

Genel Müdürümüz İbrahim Öge telefon açtı.

Ardından Yazı İşleri Müdürümüz Turgay Akbulut’a verdi telefonu…

“Kayhan ağabey; yarın sabah 10.00’da Gaziler Derneği’ni ziyaret edeceğiz. Gelirsen iyi olur.”

“Turgay koşul mu gelmem. Gelmesem!”

“Ağabey gelirsen iyi olur”

Geldim; saat 09.30’da YeniDönem’e.

Gitmek istemiyordum. Hani derler ya…

Zorla gittim. Gerçekten Genel Müdürümü ve Yazı İşleri Müdürümü kıramadığım için zoraki gittim.

Vardık.

 

Kapıda karşıladı şehit babaları ve Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Bursa Şube Başkanı Metin Şenol.

Metin Şenol da gaziydi.

Başladı anlatmaya Sayın Şenol.

O…

Anlattıkça gözlerim doldu ve iyi ki gelmişim dedim.

Tüylerim diken diken oldu.

Bir Türk’ün ne olduğunu bir kez daha anladım onlardan.

Vatan sevgisinin ne olduğunu bir kez daha gördüm.

Bulundukları binalarının her tarafı Atatürk, Türk bayrakları ve şehit resimleri ile süslenmişti.

En güzel fotoğraflar bunlardı.

Şehit babası rahmetli oğlunun fotoğrafını gösterirken onurluydu.

 

“Kayhan Bey; işte bu benim oğlum.”

Yakınlarını kaybedenlere söylediğim cümleyi kuramadım.

Zaten onların mekânları cennet.

Onlar…

Vatanları için gözlerini kırpmadan canlarını vermişlerdi.

Onlar…

Torpil bulmaya çalışmamışlar ya da çürük raporu almak için numara yapmamışlardı!

Ya da…

Bedel ödeyerek kaçmamışlardı vatani görevlerinden!

Bir karış toprağı vermemek için koşa koşa gitmişlerdi vatani görevlerine!

İki saate yakın oturduk.

Sitemliydiler bizlere.

Haklıydılar.

Bunca yıldır Bursa’dayım ve böyle bir yerin olduğunu bilmiyordum.

Dedim ya yazımın başında.

Gitmek dahi istememiştim.

Başkan’ın önemli sözlerinden biri…

“Bu zamana kadar böyle bir ekiple bizleri ziyaret eden ilk sizsiniz!”

Sevinmedik…

Tam tersi başımızı öne eğdik. ‘Niye bu zamana kadar buraya gelmedi?’ diye sorduk kendimize.

Kahvaltı, yemek yoktu. Çok güzel çay içtik.

Oysa…

Kahvaltılı, yemekli, zengin ya da arkası kalabalık, dayısı olan birinin daveti olsa koşa koşa gider bazıları!

İnanın sevgili okurlar; ilk kez mutlu oldum bu davette.

Bakın bir isteği var Sevgili Başkan Metin Şenol’un…

“15 Temmuz 2016 olaylarında gazi olan kişiye verilen kartta ‘Gazi’ yazması ve 15 Temmuz 2016’da yaşanan olayların dışında kalan gazi ve şehit olanların kartlarına ‘gazi ve şehit’ ailesi yazılmaması bizleri üzdü!.. Ne yazık ki çeşitli söylem ve davranışlara maruz bıraktı bu tutum. Bu yanlışlığın ivedilikle düzeltilerek ‘gazi ve şehit ayrımının’yapılmaması bu hassas konularda daha duyarlı davranılmasını istiyor ve bekliyoruz!..”

Ve…

O hani şehit, gazi günleri oluyor ve yalnız o gün onlar aranıyor, ziyaret ediliyor ve sorunları dinleniyor ya…

Sonra…

Verilen o sözler orada kalıyor!

Oysa…

Hani diyorlar ya…

“Bu vatan için canlarını verenler, gazi olanlar ve bu vatan için canlarını veren şehit, gazi aileleri için ne yapsak azdır!”

Sahi ne yaptınız ya?

Ne zaman, nerede yaptınız?

Suçlular ayağa kalkın!

Ben mi?

Evet suçluyum. Gitmediğim, onlarla bu zamana dek sohbet etmediğim ve onların sorunlarına değinmediğim için suçluyum!

Özür diliyorum sizlerden.

Ya söz verip yapmayan zat- ı muhteremler.

Ya siz!

Ve…

Bu vatan için canlarını veren, gazi olanlar ellerinizden öpüyorum.

Ve…

Bu topraklar için evlatlarını kaybeden yürekli analar, babalar…

Saygıyla, hürmetle eğiliyorum önünüzde.

Okuyun YeniDönem’i.

Yeni dönemde çok daha farklı olacağız.

Ve…

Türk olmaktan onur duyanlarla birlikte çok kaliteli olacağız.

İnanıyorum ki…

Bakanımız Sayın Hakan Çavuşoğlu, AK Parti, CHP ve MHP Bursa milletvekilleri, Vali Sayın İzzettin Küçük, Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Alinur Aktaş, diğer belediye başkanları, siyasi parti il, ilçe başkanları buyurun birlikte ziyaret edelim, dertlerini, sıkıntılarını dinleyelim ve hep birlikte çözüm üretelim bu vatan için canlarını, kanlarını verenlere.

Evlatlarının şehit olmasından onur duyan anne ve babaların da toplandığı bu derneğe gelin birlikte gidelim; çaylarını içelim.

Onlar…

Kahvaltı ya da yemek vermiyorlar.

Onlar…

Çaylarımızı içerken, bu vatana nasıl değer verdiklerini anlatıyor.

Yetmez mi?..

 

 

Paylaş